{
    "title": "Bademcik Taşı",
    "image": "https://www.bademcik.org/images/Bademcik-Tasi-51.jpg",
    "date": "20.01.2024 10:02:33",
    "author": "neval güven",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Bademcik taşı,</b> tıptaki adı tonsillolit olan bademcik taşı, bademcik keselerinde görülen sarı, gri veya beyaz renkli, kötü kokuya neden olan partiküllere verilen addır. Bademcik taşının meydana getirdiği bu kötü koku özellikle çalışan ve birebir insanlarla yüz yüze gelen kişilerde oldukça olumsuz, rahatsız edici etkiler bırakmaktadır. Sürekli ağzını kapatarak ya da uzak mesafeden iletişim kurmak zorunda kalmaktadırlar. Tonsillolit ya da magma adı da verilen bademcik taşları, bademciklerin gözenekleri arasında sarı, beyaz ya da gri renkli odaklar halinde fark edilebilmektedir. Ağız açıldığında çıplak gözle bile görülen bademcik taşları, gıda kalıntıları ve salgılarında birikmesi sonucu bir pirinç tanesi büyüklüğünde olabildiği gibi bazen de bademcik dokularının içine doğru büyüyerek bir fındık tanesi büyüklüğünde de olabilmektedirler. Bu büyüklüğe erişmiş olan bademcik taşı sadece ağız kokusu yapmayıp aynı zamanda su içerken ya da bir şeyler yerken takılma hissi ve ağrı gibi belirtilerde gösterebilmektedir. Bademcik taşları kalsiyum ve magnezyum birikiminden de oluşabilmektedir.</div><div><br></div><div>Bununla birlikte aşırı kullanılan süt ve süt ürünleri de bademcik taşı oluşumunda etkilidir. Bademcik taşları beyaz ya da gri olan renkleri nedeni ile çoğu kez boğaz enfeksiyonu zannedilmekte ve bilinçsizce antibiyotik kullanımına neden olmaktadır. Oysaki boğaz enfeksiyonu ile karıştırılan bademcik taşları için kullanılan antibiyotik sorunu çözmemekte ve sadece çürümeyi geciktirdiği için geçici olarak ağız kokusunu azaltmaktadır. Bademcik taşları çocuklara göre erişkinlerde daha sık görülen bir sağlık sorunudur. Bademcik taşı olan hastalar eğer oluşan taşlar küçük ise sıkıştırma yöntemi ile gözeneklerde biriken ve oldukça kötü kokan bu partikülleri kendileri çıkartabilmektedir. Ancak sıkıştırma yaparken öğürme refleksi de geliştiği için bu işlemi yapamayanlarda vardır ya da bademcik taşı sıkıştırma yoluyla çıkartılamayacak büyüklükte olduğu için bu yolla çıkmamaktadır. Bu durumda bir kulak, burun, boğaz doktoruna gidilmeli ve bu uygulama Uzman bir doktor eşliğinde, uyuşturularak yapılmalıdır.</div><div><br></div><div><b>Bademcik taşı nasıl oluşur?</b></div><div><ul><li>Bademcik taşı, bademcik çukurlarına bakterilerin yerleşmesiyle,</li><li>Bademcik iltihabı hastalığı ile,</li><li>Diş çürüklerinin bakteri oluşumunu tetiklemesi ile,</li><li>Aşırı süt ve süt ürünü kullanımına bağlı olarak,</li><li>Gıda artıkları ve salgılarının birikmesi ile,</li><li>Kalsiyum ve magnezyum tuzlarının birikmesi sonucu oluşmaktadır.</li></ul><div><b>Bademcik taşı belirtileri nelerdir?</b></div><div><br></div><div>Bademcik taşı olan hastaların çoğunda bazen ağız kokusu dışında hiçbir şikâyete rastlanmazken bazen de ağız kokusuna eşlik eden birçok belirti ile karşımıza çıkabilmektedir. Bu belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz.</div><div><ul><li>Öksürük nöbetleri</li><li>Boğazda yabancı bir nesne varmış hissi</li><li>Ağız kokusu</li><li>Ağızda kalan metalik (Demir) bir tat</li><li>Boğulma hissi</li><li>Kulak ağrısı</li><li>Yutmakta ve yutkunmakta güçlük çekme</li><li>Boğaz ağrısı (Bademcik iltihabı şeklinde)</li><li>Boğazın arkasında oluşan kötü tat</li><li>Nadiren, kulak arkası ve boyunda şişlik</li></ul><div><b>Bademcik taşı oluşumunu azaltabilecek uygulamalar</b></div><div><ul><li>Yenilen yiyecekler iyice çiğnenmeli ve o şekilde yutulmalı.</li><li>Ağız temizliğine önem verilmeli ve ağız gargaraları kullanılmalı.</li><li>Yenilen yiyecekler ile ya da yemek bitiminde bol bol su tüketilmeli.</li><li>Ara ara süt ve süt ürünleri kullanımı azaltılmalı ya da kısa bir süre kullanılmamalı.</li><li>Varsa burun tıkanıklığı tedavi edilmeli.</li><li>Geniz akıntısı varsa mutlaka tedavi edilmelidir.</li></ul><div><b>Bademcik taşı tedavi yolları nelerdir?</b></div><div><br></div><div>Bademcik taşı tanısı doktor muayenesi yapılarak konulur ve ardından uygun tedavi yöntemi ile tedaviye başlanır. Bademcik taşları genellikle tedavi gerektirmezler ve kendiniz de uygulayabileceğiniz sıkıştırma yöntemi ile çıkartılabilirler ya da her gün tuzlu su ile yapılan gargara hem bademcik taşlarının oluşumunu kısmen engellemekte hem de bademcik taşlarının eşlik ettiği bademcik enfeksiyonunun yarattığı olumsuz etkileri hafifletmeye yardımcı olmaktadır. Gargara ağız temizliği içinde önemlidir. Uygulanan diğer tedavi yolları ise şu şekildedir.</div><div><br></div><div><b>Küretaj yöntemi:</b> Uygulanan bu tedavi yöntemi daha büyük bademcik taşlarını çıkarabilmek için kullanılır ve ardından küçük parçaları temizlemek için yıkama yapılması da gereklidir. Daha büyük lezyonlar lokal anestezi yöntemi uygulanarak çıkartılmaktadır. Bademcik taşlarının çıkarılmış olması maalesef kötü ağız kokusunun tamamen tedavi edilmesinde etkili değildir.</div><div><br></div><div><b>Lazer uygulaması:</b> bu tedavi yolu da yine çıkarılamayan ve büyük bademcik taşları için uygulanmaktadır. Bademcik yüzey alanını azaltan bu uygulamaya lazer kriptolizis adı verilmektedir. Bu yöntem lokal anestezi yapılarak uygulanmaktadır. Karbondioksit lazer kullanılarak çukurların keskin kenarları eritilir ve düzleşmesi sağlanır. Bu tedavi yöntemi ile bademcik yüzeyindeki çukurlarda yemek artığı, mukoza ve ölü hücrelerin birikmesi engellenmiş olur.</div><div><br></div><div><b>Bademcik ameliyatı (Tonsillektomi) uygulaması:</b> Yapılan küretaj uygulaması ve lazer uygulamasında istenilen sonuç elde edilememiş ise bu durumda bademcik ameliyatı yapılması gerekmektedir. Bademcikler lokal anestezi yapılarak çıkarılmaktadır ve uygulanan bu yöntemle kesin sonuç alınmaktadır.</div><div><br></div>"
        }
    ]
}